Arka kapak
M. Fatih Çıtlak, muhabbetle yaratılıp küllî muhabbetten bir cüz olarak zuhur eden insanı maksadına ulaştıran, bu uğurda pervane gibi döndüren cazibeyi, "aşk"ı anlatıyor. Aşkın Bir Noktası’nda, zâhirin bâtın ile uyumu, kalbin akıl ile, tarikatın şeriat ile beraber yürümesi, cüz’ün daima küll’ünü istemesi, küll’ün ise her zaman cüz’ünü çekmesi, seyr u sülûkun başının ve sonunun tevhid olduğu, kalbin Nur-ı Muhammedî ile buluşması; hâsılı bir “bir nokta” hikâyesi anlatılıyor. Pervanenin o mutlak birlik noktasında şem'in takdirini kazanması hikâyesi...
En önemli cümle
"Aşkın o bir ve biricik noktasını bulamadan hakîkî aşktanbahsedebilir misin? Tadabilir, gerçek mutlak sevgiyi bulabilirmisin? Bu sevgiyi bulamadan insan olabilir misin? Kâinatsevgi üzerine yaratılmışken sen aşksız ve sevgisiz tam olabilirmisin? Bu nâkıslığını hangi fânî şeyle doldurabilir, hangisahte benlikle geçiştirebilirsin? ‘O’ olmadan bulduğunu iddiaettiğin sevgiler şimdi nerede? Sevgi ve aşk, senin beynindekive hormonel yapındaki bir sıvıdan ibâret mi zannediyorsun?"