Ülkemizin koskocaman bir çöl olduğu, tarım alanlarının azaldığı, yağmurun neredeyse hiç yağmadığı, dünyadaki canlı çeşitliliğinin azaldığı, buzulların tamamen eridiği, ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinin artık hiç yaşanmadığı bir dünya düşünün…
Nil, gelecek nesillere iyi bir dünya bırakabilmek için kendince bir mücadele veriyordu. Çevre temizliği, atıkların geri dönüştürülmesi, plastik kullanımının azaltılması, doğanın ve hayvanların korunması için elinden gelen her şeyi yapıyordu. İnsanlığı kötü bir geleceğin beklediğinden endişe ediyordu. Eğer önlem alınmazsa gelecekte bir çöp dünyada yaşamaya mahkûm olacaklardı. Can, Narin ve Yiğit onun boşuna çabaladığını, yaptıklarının hiçbir anlamının olmadığını düşünürken o, mücadelesine arkadaşlarını da dâhil etmeliydi.
Gelecekte neler olabileceğini arkadaşlarına gösterebileceği bir yolculuk, bu mücadeleyi büyütmesinde Nil’e yardımcı olabilir mi?
Şimdi Gelecek Ekspresi’yle birlikte 2050 yılına bir yolculuğa çıkmayı kabul ediyorsan kitabın kapağını aç! Çabuk ol! Geleceğimizi kaybetmek üzereyiz!
