Hayalet Tren (Ciltli Şömizli)

Acı verdiği hâlde bırakılmayan alışkanlıklar vardır ve yaşam, bunların en çok bağımlılık yapan türüdür.Mevzu bahis benim hayatım olunca söze böyle başlamak hiç de abes olmasa gerek. İyi bir üniversiteden mezun olmuş, yurt dışında eğitim almış, iyi bir işe girmiştim. Güzel bir hayatım ve sevdiğim kızla evlilik hayallerim vardı... Sonra bum! Hepsi birden elimden kayıp gitti. Çünkü bipolar bozukluk dedikleri psikolojik hastalık, hayatımı bir anda alt üst etmişti. Artık birçokları için bir deliydim...Ama hayat her daim karın ağrısı değildir, kimi zaman insana anaç duygularla yaklaştığı da oluyor.O güne kadar kötüye dair ne varsa yüklenip kapıma getiren kader, bu durumdan sıkılmış olsa gerek ki, o gün ilk defa aksini yaptı.Yağmurlu bir kış günüydü. Yerdeki karton yığınlarının arasında bir tren bileti bulmuştum. Üzerine kabartmalı harflerle bugünün tarihi yazılıydı. Ve işte her şey, o esrarengiz biletle başladı. Gecenin karanlığında deli bir hızla yol alan hayalet bir trende beni çok gizemli olaylar ve olağanüstü maceralar bekliyordu.

Acı verdiği hâlde bırakılmayan alışkanlıklar vardır ve yaşam, bunların en çok bağımlılık yapan türüdür.

• Fantastik, mistik kurguya sahip bir roman...• İçinde aksiyon sahnelerinin yanı sıra güçlü metaforlar da bulunuyor.• Ana karakter yirmili yaşlarda genç bir erkek.• Olaylar hayali, fantastik bir trenin içinde seyrediyor.• Tren bir nevi ölüm öncesi ‘sekerat’ı sembolize ediyor.---Kitap, ölümle yaşam arasında mücadele eden insanların çıktığı fantastik bir tren yolculuğunu anlatmaktadır.Esrarengiz bir şekilde gelen davetiyeler, kişileri bu tren yolculuğuna çağırır. Yolculuk, aslında ahirete gitmeden ve dünyadan ayrılmadan bir önceki, ara safhadır.Eğer kişi, bu yolculukta gerçek hayata dönmek için azimli olursa hayatına tekrar kavuşur ve yaşamaya devam eder. Eğer trenin içindeki vagonların süsüne kapılır ve kendisine sunulan tüm nimetlerden faydalanırsa o trenden inmesi mümkün değildir.Fantastik bir roman olmasına rağmen türdeşleri gibi ağır ve karışık bir anlatımı yoktur. İlerleyen olay örgüsü nettir ve olaylar sırasıyla açılır.Karakterler yereldir. Bu sebeple türün okuyucusu için bir farklılık arz edecektir. Bir diğer taraftan bu yerellik, hikâye ve okuyucuyu birbirine daha yakın tutacaktır.