Bu Kitap Neden Önemli?
• Rus tarihinde Kiev Knezi Oleg’in 907’de kısmen efsanevi anlatımlarla bilinen İstanbul macerasının ardından İstanbul’a gelen ilk saray mensubu ve denizcilik alanında uzman Prens Konstantin’in Osmanlı’ya seyahatini, önemli birincil kaynakları da kullanarak anlatan özgün bir çalışma.
• Bu gezide Prens Konstantin’e meşhur düşler ressamı Ayvazovsky ile Rus şarkiyatçı Berezin de eşlik etmiştir.
• Prof. Dr. Fatih Ünal ve Doç. Dr. Mesut Karakulak özellikle Rus-Osmanlı ilişkileri ve bu ilişkilerden doğan kaynakların literatüre kazandırılması hususunda birçok çalışma yapmış akademisyenler.
• Yazarlar gezinin rotasının dışında günün koşullarını, her iki ülkenin siyasi panoramasını çalışmada çok i
Tükendi
Gelince Haber VerArka Kapak Metni
Osmanlı-Rus ilişkilerinin geçici bir barış havasına girdiği 1833 Hünkâr İskelesi Antlaşması sonrasında, buharlı vapurların da faaliyete geçerek kolay ve rahat ulaşım imkânları sağlamasıyla Ruslar İstanbul’a adeta akın etmeye başlar. Rus hacıların kutsal topraklara gidiş ve dönüşlerinde hem bir durak hem de sahip olduğu kilise, ayazma, kutsal objeleri barındıran mabetleriyle İstanbul Ortodoks haccın bir parçası sayılır. Bu alakanın artmasında şüphesiz uzun bir süredir kendilerini Bizans’ın varisi, Ortodoksluğun hamisi olarak gören Rus çarlarının siyasi hedeflerinin İstanbul, Boğazlar ve Akdeniz istikametine yoğunlaşmasının, emperyalist ve yayılmacı politikaların hayata geçirilmesinin tesiri büyüktür. 18. ve 19. asırlarda Rusya artık Osmanlı devletinin baş etmekte güçlük çektiği ciddi bir rakiptir.
Romanov hanedanından Prens Konstantin Nikolayeviç, Rus tarihinde Kiev Knezi Oleg’in 907’de kısmen efsanevi anlatımlarla bilinen İstanbul macerasının ardından İstanbul’a gelen ilk saray mensubudur. Prens Konstantin, yanında meşhur ressam Ayvazovsky ve Rus şarkiyatçı Berezin’le Türk topraklarında toplam 46 gün geçirir. Seyahatin 16 günü İstanbul’da, 30 günü ise Marmara ve Adalar Denizi’ndeki irili ufaklı ada ziyaretleriyle geçer. İstanbul’da bulunduğu süre içerisinde 3 kez Beylerbeyi Sarayı’nda Sultan Abdülmecit’le görüşür. Osmanlı üst düzey devlet adamları ve Avrupa devletlerinin İstanbul’daki temsilcileriyle tanışır. İstanbul’un belli başlı tarihî mekânlarını gezer. Patrikhanelere, kiliselere, camilere gider. Bizans döneminden kalma surları, su kemerlerini, sarnıçları; Osmanlı askerî ve idari kurumlarını ziyaret eder.
Bu alanda yaptıkları birçok çalışmayla bilinen Prof. Dr. Fatih Ünal ile Doç. Dr. Mesut Karakulak’ın hazırladıkları bu eser bir seyahat notlarından daha fazlası… Yazarlar bu çalışmayla gezinin rotasını, günün koşullarını ve her iki ülkenin siyasi panoramasını sunarak okura 19. yüzyıl Osmanlı’sında seyahat etme fırsatı veriyorlar.
Kitabın En Önemli Cümlesi
"Muhtemelen dünyada bu şehirden daha görkemli bir şehir yoktur. Orada Napoli ve Venedik unutulur."
Düşler Ressamı Ayvazovsky