Yıl 2189. Yer; evrenin her köşesi. Macera üretimi; çocuk zihni. Yaşananlar; heyecan, macera, hareket, spor, çekişme, kahramanlık. Malzemeler; yapay zekâlı robot, süper bisiklet ve kaykay, süper teknoloji ürünü bir saat, uçan arabalar, uzay ve ışık hızı.
Kahramanlar; bütün çocuklar.
Eksikler; vücut savunma sistemi ve sen…
Bütün hayatını odasından çıkmadan geçiren bir çocuk. Daha 10 yaşında. Canlı kimseyle temas edemiyor. En büyük zevki camdan dışarıyı seyretmek. Tek-noloji gelişmiş, çağlar açılıp kapanmış, samanyolu galaksisinde koloniler kurul-muş. Uzayda ayak basılmamış yer yok. Ama bu çocuk sadece evde. Bütün geliş-meleri hologramdan takip ediyor. Teknoloji son sürat ama hâlâ hastalığına çare bulunamamış. İşte, bu benim sevgili dostum.
Yaşadığımız evreni artık tanıyoruz. Fakat paralel evrenler hakkında hiçbir fikrimiz yok!
Teknolojimiz gelişmiş, kendimize güvenimiz tam, takım ruhumuz harikulâde.
Anlayacağınız her şey hazır.
Peki, paralel evrende neler var?
Solucan deliği ne işe yarar?
Hiçbirisi rüya değilmiş, hepsi gerçekmiş.
Siz, siz olun sözlerinize dikkat edin. Astropsikologların tedavi için neden çocukluğumuza indiğini hiç düşündümüz mü? Çünkü problemlerin çözümü çocuklarda. Diğer galaksiden gelenler bunun farkında. O yüzden herkes çocukların peşinde. Her zaman dediğim gibi,
Dünyayı Çocuklar Kurtaracak.