Tükendi
Gelince Haber VerSordum Sarı Çiçeğe
Bu Kitap Neden Önemli?
Bu kitap klasik tasavvuf edebiyatının kullandığı bazı mazmunları ve bilhassa çiçek metaforlarını tasavvuf terminolojisi açısından değerlendirmektedir. Halvetî tarikatının önemli şeyhlerinden kabul edilen Şemseddin Sivâsî'nin Gülşen-âbâd adlı mesnevisinde yer verdiği çiçekler Hak yolunda yürüyen dervişler için anlam yüklüdür. Bu eserde Hak talibine gönderilen çağlar üstü mesaj incelenmek suretiyle, tasavvuf yolunun bir çiçek kadar narin ve nahif özelliklere sahip olduğu ortaya konulmakta.
Föy Metni
Şemseddîn-i Sivâsî, Gülşen-âbâd adlı mesnevisinde çiçekler üzerinden sembolik bir dil kullanarak tasavvufi yaşantıyı manzum bir şekilde kaleme almıştır. Bu kitap Şemseddin Sivâsî'nin bu manzum eserini tasavvuf ıstılahı, terninolojisi ve edebiyatı üzerinden yorumlamakta ve şerh etmektedir. Hz. Şeyhin derin muhayyilesinde ortaya çıkan çiçek meclisi, madde ve mânânın beraber cân bulduğu bir irfân mektebidir. Güzel Çiçekler Bahçesi olarak da anılan bu bahçe hakikatte tarîkatler bahçesidir. Halvetiyye tarîkatinin Şemsiyye kolunun kurucusu olan Şemseddîn-i Sivâsî, özelde herhangi bir tarîkate atıfta bulunmadan aktardığı bu rengarenk çiçek bahçesinde, farklı meşreplerde ve makamlarda olan gül, çiğdem, sümbül, zerrin-kadeh, menekşe, lâle, süsen, zambak, nilüfer, nergis olmak üzere adı geçen on çiçek ve diğer tabiat unsurları üzerinden sûfîlerin manevî yolculuk hâlleri işlenmiştir. Bu bahçe tasavvuf öğretilerinin yeşerdiği bir sohbet meclisi, çiçek kılığına bürünmüş sûfîler ise gül şeyhin davetlileri, dostları ve hizmetkârlarıdır. Şems tarafından oluşturulan bahçe tasavvuru ile tasavvuf yoluna talip olanların, bir irfân mektebine girerek nefsini bir rehber/mürşid-i kâmil eşliğinde terbiye etmesinin gerekli olduğu anlatılır.
Arka Kapak Metni
Molla Câmî’nin ‘‘Dervişlerin sohbetinden, Muhammed kokusu gelir.” sözündeki mânâ Şemseddin Sivâsi’nin bahçesinde cân bulur. Hz. Şems mis kokulu çiçek dervişlerinin sohbet meclisinden yayılan Muhammedi kokunun sırrına vasıl olabilmek için bizi bahçeye davet eder. Bu bahçeye girenler Muhammedî hakikati Gül’ün kokusunda keşfetmeye talip olanlardır. Şems’in bahçesinde toprağa rengarenk dokunmuş halı misali çeşit çeşit çiçeklerin birlikteliği ve güzelliği hayranlık uyandırır, yemyeşil ağaçlar sizi selâmlar, ağaçların olgun meyveleri bahçedekilere hizmet etmek için can atarak dokunsanız avcunuza düşüverir, cıvıl cıvıl şakıyan kuşlar bahçeye gelmiş olmanızı muhabbetle karşılar, başınızı kaldırdığınızda göz göze geldiğiniz kocaman bulutların sizi orada görme sevinci ılık bir yağmur olarak size dokunur, rüzgar ise yağmurun sevinç gözyaşları ile ıslanan toprağın kokusunu size taze bir nefes olarak hediye eder. Nihayetinde bu bahçede gülün kokusunu duyumsayanlar bahçenin daimî misafiri, gönüllüsü ve gülün dostu olur, kokunun sırrına varanlar ise nice sayısız gönül bahçesinde gül olur. Meryem Merve Özdemir sizi böylesi güzel bir tasavvuf bahçesine davet ederken birbirinden renkli, ahenkli ve hoş kokulu çiçek demetleri takdim ediyor.