Menü
ÜYELİK İŞLEMLERİ
Sepetim

Velayet Mührü

Yayınevi : Sufi Kitap
Barkod : 9786257949576
Ürün Kodu : 15201.01.S175
Sayfa Sayısı : 240
165,00 TL
220,00 TL
%25
İndirim
Beğen

Tükendi

Gelince Haber Ver
Paylaş
Fiyat Alarmı Tavsiye Et
Velayet nedir, nerede başlar ve nerede biter? Nübüvvetin neresinde yer alır, velayet nübüvvetten üstün müdür? Velayet meselesi üzerine kafa yoranlar, bu gibi sorularla çokça karşılaşmıştır. Bu kitap, velayet kavramının muhtelif açıklamalarını vermekle birlikte, en genel ifadesiyle üçler, yediler ve kırklar şeklinde formüle edilen abdalların, aktabların, evtadların metafizik dünyalarına giriyor. Velayetin en basitinden en karmaşığına kadar çeşitleriyle beraber özellikle velayet hiyerarşisi içerisinde yer alan evliyaların sıfatlarını, makamlarını, konumlarını ve özelliklerini anlatıyor bu kitap. Daha da önemlisi, 'Şeyhü'l-Ekber' unvanına mazhar olmuş İbn Arabî'nin kendi eserlerinde çok ilginç bir surette bahsettiği manevi hallerini ve makamlarını uzun uzun tasvir ediyor.  Mana aleminde tanıştığı kendinden önce gelmiş meşhur veliler ve kendisinden sonra gelecekler... Semanın katlarında peygamberlerle olan karşılaşmalarının anlatıldığı yerler ise son derece şaşırtıcı ve heyecan verici. İbn Arabî’nin 'mükaşefe” denilen ve manevi âlemlerde seyeran ettiği sırlı yolculukları bu satırlarda gösteriliyor. 
Bir nebiye vâris olma ve onun vasıflarını taşıma ne demektir? Tamamen ya da kısmen bir veli bir nebinin nasıl timsali olabilir? Kur’an ile İnsan-ı Kâmil nasıl ikiz kardeştir?  
Veliler 'boyunsuz yüze” sahiptirler, nereye dönerlerse dönsünler Allah’ın veçhini müşahade ederler. Altı cihetten ve yönden âzâde olmuştur. Beş duyu hassaları da birbirlerinin görevlerini ifa edebilir, kokuları görebilir; görülenleri koklayabilir. 
Bir Resul, sırasıyla nebi, veli ve mümindir. Ama her mümin veli; her veli nebi; her nebi de resul değildir. İbn Arabî’ye göre, Hz. Peygamber’den sonra Allah üç resulü bu dünyada muhafaza etmiş ve farklı bir hayat mertebesinde onları canlı kılmıştır. Hz. İdris, Hz. İlyas ve Hz. İsa. Chodkiewicz'in 'Velayet Mührü' işte bu şekilde metafizik alemin akıl ve idrak üstü keyfiyetini okuyucuya anlatıyor, duyuruyor veya en azından hissettiriyor. 

'İsa, İlyas, ldris ve Hızır'dan (as) müteşekkil bu dört resulden biri Kutuptur. Kutup ise Kâbe'de bulunan Hacerü'l-Esved'in zaviyesine tekâbül eden Beytullah’ın temel taşlarından biridir. Diğer ikisi ise imamlardır ve bunların idare ettiği dört unsur dünyayı ayakta tutan direklerin yekpâreliğini teşkil eder. Allah, bu heyeti teşkil eden zevatın biriyle îmanı, biriyle velâyeti, bir diğeriyle nübüvveti, dördüncüsüyle risâleti ve tümü mârifetiyle dinin saffetini muhâfaza eder. Kutup olan zat asla ölmeyecek, yani Kıyâmet gününde Sûr'a üfürüldüğünde tüm mahlûkatın uğrayacağı şuur kaybından muhâfaza olunacaktır. Bu heyette bulunan dört resulden her birine mukabil daima vakti geldiğinde yerine geçmek üzere ona nâip olan ve eli bu resullerden birinin kalbi üzerinde bulunan bir zât bulunur. Tarikat ehli arasında bulunan velîlerin ekseriyeti bu Kutup, iki imam ve dördüncüleri olan vetedin makamına tâliptir. Lakin o makama vâsıl olduklarında kendilerinin sadece kutbun, iki imamın vs. naîbi olduklarını ve hakîkî imamın bir başkası olduğunu görürler; vetedin makamı için de vaziyet böyledir. Az önce bahsettiklerimi hafife alma çünkü bu tarikin sırlarından bahsedenlerden nakledilenler içinde bunları hiçbir yerde bulamazsın.” İbn Arabî’nin Ekberî öğretisi çerçevesinde serdettiği bu düşünceler asırlardır tasavvuf vadilerinde dolaşanlara rehberlik etmiş ve dünyanın manevi çivileri mesabesindeki ulu velilerin dair büyük bir anlatı olarak kabul edilmiştir. İşte Velayet Mührü adıyla Birol Biçer üstadımızın yine büyük bir yetkinlik ve maharetle çevirdiği, meşhur araştırmacı Michel Chodkiewicz’e ait bu kıymetli eser İbn Arabî düşüncesinin temel taşlarını ortaya koyuyor. Sufi Kitap, Ekberî liteatür içerisinde müstesna bir yer işgal eden bu önemli çalışmayı Türk okuruna takdim etmenin sevincini yaşıyor.

Büyük sufi Tirmizî (ö. 898) Miladî 873 senesinde kaleme aldığı Hatmü’l-Velâye adlı eserinde cevap vermediği 157 adet soru sorar. Tirmizî gibi bir hikmet ehlinin, velâyetin sırına vakıf olmak isteyenlerin önüne çıkardığı bu imtihanla yüzleşmeyi üç asır boyunca neredeyse hiç kimse göze alamayacaktır. Bu şeref, evvela kısa bir risâle olan El-Cevabü'l-Müstakim ve ardından bunun daha inkişaf ettirilmiş hâliyle Fütûhâtü’l-Mekkiyye'nin 73. bâbında bu meydan okumanın üstesinden gelen İbn Arabî'ye ait olacaktır. İşte, velayetin kademeleri ve çeşitleri hakkında son derece mufassal ve teferruat bilgiyi ihtiva eden, İbn Arabî'nin metafizik yönüne ve daha genel manada varlığın fizik ötesine ışık tutan bu önemli eser konunun en önemli çalışmalarından biridir. Bugüne kadar Türkçe'de olmayan bu Fransızca etüdü Birol Biçer hem dile hem de alana olan vukufiyeti ile mükemmel bir şekilde çevirdi. 
Sayfa Sayısı
240
Benzer Kitaplar
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.