Tükendi
Gelince Haber VerArka Kapak Metni
1964 yılının Ekim ayında İngiltere’yi dört sene boyunca yönetecek olan Harold Wilson liderliğindeki İşçi Partisi iktidara geldi Aynı günlerde bir iktidar değişikliği de Sovyetler Birliği’nde gerçekleşti ve 15 Ekim’de Kruşçev yerine Brejnev dönemi başladı. Ertesi gün Çin’in ilk nükleer bomba denemesini yaptığı duyuruldu. Bu sırada İngiltere ciddi bir ödemeler dengesi krizi tehlikesi ile karşı karşıya idi. Türkiye’de ise Kıbrıs krizi ve Johnson Mektubu’nu takip eden olaylarla yıpranan İnönü hükümeti iktidarının son aylarını yaşıyordu. Kıbrıs meselesinde bir çıkış yolu bulunması zorunluydu.
Dr. Abdussamed Geçer, detant dönemi Türk-İngiliz siyasi ilişkilerinde öne çıkan konuları ele alarak, iki ülke arasındaki ilişkilerin Soğuk Savaş’ın ilk dönemine kıyasla nasıl bir seyir izlediğini, gündemdeki meselelerde tarafların nasıl bir rol üstlendiğini ortaya koyuyor. Soğuk Savaş’ın ilk döneminde iki ülke arasındaki başlıca meseleler Sovyet tehdidi ve bölgesel güvenliğin temini iken bu dönemde öne çıkan CENTO ve Kıbrıs politikalarına, Türkiye’nin eksen genişlemesi siyasetinin İngilizler tarafından nasıl değerlendirildiğine yoğunluk veriyor. Dr. Geçer, ayrıca, incelediği “Çifte-Enosis” kavramı ile literatüre katkıda bulunuyor.
Bu Kitap Neden Önemli?
Soğuk Savaş dönemi içerisinde detant dönemi dediğimiz, ana aktörler arasındaki ilişkilerin nispeten yumuşadığı ve bölgesel konular öne çıktığı 1960’lı yıllarda Türk dış politikasını ele alıyor.
Türkiye’nin bu dönemde özellikle üzerinde durduğu Kıbrıs politikası bağlamında İngiltere ile yürütülen diplomatik süreçlerin ayrıntılarını gayet doyurucu biçimde sunuyor.
Çifte Enosis kavramını gündeme taşıyarak literatüre katkıda bulunuyor.
Eksen genişlemesi politikasının ilk ipuçlarını veriyor.
Kitabın En Önemli Cümlesi
31 Ekim akşamı Kıbrıs hükümeti bir duyuru yayınlayarak, aynı günün sabah saatlerinde üç kişinin bir botla gizli bir şekilde adaya giriş yaptığını ve tutuklandıklarını duyurdu. Bu kişiler Rauf Denktaş, Osman Nejat Konuk ve Erol İbrahim’den başkası değildi. Rumların iddiasına göre yapılan sorgulamada Denktaş, Türk hükümetinden aldığı talimatları gerçekleştirmek üzere gizli bir görev için adaya geldiğini itiraf etmişti. Bu tutuklama, diplomatik çöküşün ardından yaşanacak kriz sürecinin ilk tetikleyici unsuruydu.